sayfa yükleniyor...
Mevcut emirname hangisi?
“ARA EMRİ SÜRÜYOR”… UBP ile HP’nin, Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi İmar Planı konusunda yaşadığı fikir ayrılığı, süreci çıkılmaz hale getirdi. İmar planı yürürlüğe girene kadar uygulanacak emirnamenin süresinin uzatılmasında da yaşanan anlaşmazlık, kaosu beraberinde getirdi. Başbakan Tatar, emirnamedeki “müktesep haklar” çıkarılarak süre uzatmasına gidildiği gerekçesiyle, Resmi Gazete’de çıkan emirnameyi iptal ettiğini açıkladı ancak İçişleri Bakanlığı’nın “eski haliyle yayımlanması için gönderdik” dediği emirnamenin Resmi Gazete’ye verilmemesi ise süreci muallakta bıraktı. Şehir Planlama Dairesi ise dün genelge yayımlayarak müktesep haklar maddesiyle ilgili alınan ara emrinin devam ettiğini belirterek ilgili birimlerin işlemleri yürürlükteki mevcut emirnameye göre yapması gerektiğini bildirdi. 15 Temmuz’da süresi biten emirname mi yoksa içerisinden ‘müktesep haklar’ bölümü çıkarılarak yayımlanan emirnamenin mi şu an yürürlükte olduğu konusunda tartışmalar var. KTMMOB, KONUYU YARGIYA TAŞIYACAK… Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Başkanı Seran Aysal, hükümetin “Gazimağusa, İskele, Yeniboğaziçi İmar Planı”na ilişkin uygulamalarını yargıya taşıma kararı aldıklarını açıkladı. Aysal, hükümeti topluma ve ülkeye geri dönülmez, telafisi imkansız zararlar vermekten kaçınmaya, belirsizliği ortadan kaldıracak kararlar üretmeye ve vakit kaybetmeden asli görevlerinin gereği olan planlı yaşam yönünde irade göstermeye davet etti. İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Gürkan Yağcıoğlu da, emirname ile ülke yönetilmeyeceğini söyleyerek emirnamenin adından da anlaşılacağı gibi “emir” ile değişebileceğine vurgu yaptı. Ceren ÖZBİL Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi İmar Planı’nın içeriği konusunda hükümet ortakları UBP ile HP, bir türlü anlaşamadığı için imar planı yürürlüğe giremedi. Plan hayata geçene kadar yürürlükte olan emirname ise, süresi dolduğu için uzatılmasına karar verildi. “Müktesep haklar” bölümü içerisinden çıkarılarak, imar planı hayata geçene kadar yürürlükte kalacak şekilde Resmi Gazete’de 14 Temmuz’da yayımlanan emirname, bir gün sonra Başbakan Ersin Tatar tarafından iptal edildi. Başbakanlık açıklamasında hukukçuların yayımlanan emirnameyi müktesep hakları ortadan kaldırması nedeniyle yeni bir Emirname olarak nitelendirdiği bu nedenle “İyi İdare Yasası’nın” 11’inci maddesi gereği söz konusu emirnamenin önceden halkın bilgisine getirilmesi gerektiği görüşü olduğundan emirnamenin Resmi Gazete’deki 462 sayılı yayımı “sehven” yapıldığı düşünüldüğünden iptal edildiği belirtildi. Başbakan Tatar’ın kararı sonrası İçişleri Bakanlığı da, “Başsavcılık’la görüşmemize hukuka ve yasalara esas aykırı olan davranışın Başbakanlığın bu idari işlemi yürütmekle sorumlu olan İçişleri Bakanlığı’na haber vermeden ‘sehven’ bu emirnameyi iptal etmesi olduğu da teyit edilmiştir” açıklamasında bulundu. Başbakanlık ile İçişleri Bakanlığı arasındaki anlaşmazlık sonrası emirnamenin mevcut haliyle yeniden Resmi Gazete’de yayımlanması beklendi ancak herhangi bir yayım yapılmadı. 15 Temmuz’da süresi biten emirname mi, içerisinden müktesep hakların çıkarıldığı emirname mi şu an yürürlükte konusu dün gün boyu tartışıldı. Hatta bazı kesimler, Fasıl 96’ya dönüldüğüyle ilgili yorumlar yaptı. Dün Şehir Planlama Dairesi tarafından yayımlanan genelgede ise, Gazimağusa, İskele, Yeniboğaziçi İmar Planı’nın henüz yürürlüğe girmemesi nedeniyle, yürürlükteki mevcut emirnameye göre hareket edilmesi gerektiği belirtildi. “Müktesep haklar maddesiyle ilgili alınmış olan ara emri devam ediyor” Şehir Planlama Dairesi Müdürü Türkmen Yiğitcan imzasıyla yayımlanan genelge, Gazimağusa Belediyesi, İskele Belediyesi, Yeniboğaziçi Belediyesi, Gazimağusa Kaymakamlığı, İskele Kaymakamlığı, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, İnşaat Mühendisleri Odası ile Mimarlar Odası’na dağıtıldı. Genelgede şöyle denildi: “Gazimağusa, İskele ve Yeniboğaziçi Geçiş Süreci Emirnamesi’nin 29’uncu maddesi, ilgi emirnameyi 15 Temmuz 2020 tarihinde veya öncesinde İmar Planı’nın yürürlüğe girmesi halinde sonlandırmaktaydı. Dairemiz 15 Temmuz 2020 tarihinde, 29. maddeyle ilgili KKTC Resmi Gazetesi’nde yayımlanmak üzere emirname değişikliğini yetkili makamlarına iletmiştir. Hukuk Dairesi (Başsavcılık) ile yaptığımız sözlü görüşmede, emirnamenin müktesep haklar maddesiyle ilgili alınmış olan ara emrinin devam ettiği tarafımıza bildirilmiştir. Tarafınızdan yapılacak tüm işlemlerin yürürlükte olan mevcut emirname kural ve koşullarına göre yapılması gerekmektedir.” KIBRIS Gazetesi’ne konuşan Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Başkanı Seran Aysal ile İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Gürkan Yağcıoğlu, konuyla ilgili değerlendirmede bulundu. Aysal, konuyu yargıya taşıma kararı aldıklarını açıklarken, Yağcıoğlu ise emirname ile ülke yönetilemeyeceğini ifade etti. KTMMOB, konuyu yargıya taşıyacak Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB), hükümetin “Gazimağusa, İskele, Yeniboğaziçi İmar Planı”na ilişkin uygulamalarını yargıya taşıma kararı aldı. Yazılı açıklama yapan oda başkanı Seran Aysal, “Gazimağusa, İskele, Yeniboğaziçi İmar Planı”na ilişkin hükümetin tavrını eleştirerek, yapılanın, “bölgenin plansız olarak talanına davetiye çıkarmaktan başka bir amaca hizmet etmediğini” savundu. Aysal, “Hükümet eğer ülkeyi plansız yönetmeyi gündemine almışsa bunu vakit kaybetmeden kamuoyuna açıklamalıdır. KTMMOB, devlette keyfiliğe yer olmadığına ve hukuk devletinde her türlü devlet işlerinin yasal zeminde gerçekleşmesi gerektiğine inanmaktadır. Hükümeti topluma ve ülkeye geri dönülmez, telafisi imkansız zararlar vermekten kaçınmaya, belirsizliği ortadan kaldıracak kararlar üretmeye ve vakit kaybetmeden asli görevlerinin gereği olan planlı yaşam yönünde irade göstermeye bir kez daha davet ediyoruz” ifadelerini kullandı. İmar Planı’na konu bölgelerin belediyeleri olmak üzere, muhalefet ve sivil toplum örgütlerinin de yaşananlara sessiz kaldıkları ve gerekli tepkileri vermedikleri sürece plansız kent ve plansız yaşama destek vermiş olacaklarını ileri süren Aysal, ortaya çıkacak sonuca hükümetle birlikte ortak olacaklarını savundu. Seran Aysal, KTMMOB’nin hükümetin “yasal zeminden uzaklaşan, kamunun yararına olmayan bu kararlarını ve uygulamalarını, toplum menfaatinin korunması, gayrı yasal uygulamalardan kaçınılması, bilimsel akıl ve yönlendirme ışığında 3 yıl boyunca verilen emeğin heba edilmemesi” adına yargıya taşıyacağını kaydetti. Yağcıoğlu: Emirname ile ülke yönetilmez İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Gürkan Yağcıoğlu, imar planı hazırlanana kadarki süreçte emirname hazırlandığını ve plan yürürlüğe girene kadar da emirnamenin kurallarının geçerli olduğunu anlattı. Yani emirname denilen olayın İmar Planı’nın prematüresi olması gerektiğinden söz eden Yağcıoğlu, şu şekilde konuştu: “İmar Planı hazır olana kadar onun daha küçük ölçekli bir emirnamesi hazırlanır. Bizim yaşadığımız sıkıntı ciddiyetten uzak olunmasıdır. Kimse ne olacağını bilmiyor. Biz zaten emirname ile ülke yönetilmesine karşıyız. Emirname ile yönetilen bir Girne örneği var. Girne’nin son halini hepimiz biliyoruz. Bu nedenle biz en başından beri İmar Planı yapılması gerektiğini savunuyoruz. Bu yönde katkı da koyduk.” Yağcıoğlu, son hazırlanan İmar Planı üzerinde de yaklaşık 3 yıldır çalışıldığını söyledi ve üzerinde çok ciddi bir emek olduğundan söz etti. Ancak kabul edilemez bir şekilde devlet yöneten insanların keyfi davranışlarından dolayı hayata geçemediğini ifade eden Yağcıoğlu, “Peki şimdi ne olacak. Ülkeyi tamamen kaosa sokmaktan başka bir şey değil. Keyfi uygulama ile sürdürülmeye çalışılan bir yapıdır. Bu adayı bu kadar içten etkileyecek bir süreç böyle yönetilemez” dedi. Bir bölge imara açılmadan önce planlamasının yapılması gerektiğini ifade eden Yağcıoğlu ancak ülkede tam tersinin yapıldığını söyledi. Yağcıoğlu şu şekilde konuştu: “Fasıl 96’ya geçiş olmasın diye bu emirname yayımlanmıştı. 3 yıllık bir emek var. Ancak keyfi uygulamalar nedeniyle boşa gitmiş gibi görünüyor. Emirname artık kabul edilemez. Emirname denilen değişebilir. Bugün başka bir emir gelir yarın başka bir emir. Ancak İmar Planı hiçbir zaman değişmez. Çünkü ülkesel fizik planının temelinde yapılır. Ancak bölgeye bu kadar yatırımcı girdikten sonra planlama yapmanın anlamı yoktur. Ne yazık ki ülkemizin gerçeğidir bu ve devletimiz her zaman yatırımcının gerisinden geliyor. Devletin planı yapıp da imara açması gerekir. Planı alt yapısı ile suyuyla, kanalizasyonuyla, okuluyla yapması ve ardından imara açması gerekir. Bizde imara açılır, bölge talan edilir ve ardından devleti yönetenler ‘biz plan yapacaktık’ dedi.”